İlluminati nedir?

İlluminati nedir?

İlluminati, 1 Mayıs 1776’da Adam Weishaupt tarafından kurulan gizli bir cemiyettir. Yeni Dünya Düzeni’ni sağlamak amacıyla hareket eden, ancak faaliyeti ve varlığı kanıtlanamamış bir toplulukturilluminati


Kaynak: http://illuminati.nedir.com/#ixzz3OgihK4US

Whatsapp nedir?

Whatsapp nedir?

Whatsapp messenger benzeri bir akıllı telefon uygulamasıdır. Whatsapp size internet üzerinden mesajlaşma, video yollama, ses kaydı yollama, resim yollama gibi özellikler sunar. Whatsapp'ı "Messenger" gibi programlardan ayıran özelliğiyse verdiği servislerdeki arkadaş listenizi değil, telefon rehberinizi kullanıyor olması. Whatsapp'ın önemli özelliklerinden biride servisin bilgisayarlarımızda kullandığımız anlık sohbet servislerinden farkı, sürekli açık olması. Uygulama kapalı dahi olsa mesajlar sunucuda depolanıyor. Anlık bildirim özelliği açıksa anında karşı tarafa iletiliyorwhatsapp
Whatsapp çoklu platform desteği sayesinde İphoneBlackBerryAndroid ve Ovi kullanıcılarını tek bir yerde toplayabiliyor.
Whatsapp'ın kötü yönlerinden biriyse uygulamanın ücretli olması.

WhatsApp Uygulaması hangi telefonlara yüklenebilir?

Android, BlackBerry, iphone ve Nokia’nın Akıllı Telefonlarına yüklenebilmektedir.

WhatsApp Uygulaması nasıl kullanılır?

Telefonunuza yüklediğiniz uygulamayı açtığınız zaman size Cep telefonu numaranızı soracak ve doğrulayacaktır. Ardından rehberinizde bulunan kişileri kontrol eden uygulama, WhatsApp’ı kullanan arkadaşlarınızı listeleyerek karşınıza sunuyor. Bu adımdan sonra, bu arkadaşlarınızla anlık olarak sohbet edebilirsiniz. Birden çok arkadaşınızla birlikte grup sohbeti yapabilir yada fotoğraf, video, müzik vb. gönderebilirsiniz.

Dış Bağlantılar



Kaynak: http://whatsapp.nedir.com/#ixzz3OgiVrIja

Hazan ne demek?

Sözlükte "hazan" ne demek?

1. Güzsonbahar.
2. Deniz Toprak' ın seslendirdiği Hazan nedir isimli şarkıhazan

Dış Bağlantılar

Hazan Nedir - Deniz Toprak (Youtube Video)


Kaynak: http://hazan.nedir.com/#ixzz3OgiCfkgU

Omegle nedir?

Omegle nedir?

Omegle, internet ortamında karşınızdaki kişi ile ister görüntülü ister sesli isterseniz de sadece yazı ile chat yapabileceğiniz bir sistemdir. Fakat Omegle denince akla ilk gelen kameralı ve sesli chat' dir. Bu sistemin işleyişi sıradan chat sisteminden farklıdır çünkü karşınıza rastgele çıkan tanımadığınız kişi ile sohbet etme imkanı bulmaktasınız. Eğer karşınıza çıkan kişi ile konuşmak istemezseniz yani sohbeti kapatırsanız bir sonraki kişi ile oturum açmak için "New" butonuna basmalısınızomegle
Omegle'de sohbet etmek tamamen ücretsiz olup, üyelik gibi sıkıntılı durumları istememektedir. Bu da siteye giren kişilerin direk olarak sohbet etmeye başlayıp, bir çok sıkıntılı uğraştan kurtulmaktadır.
Görüntülü sohbet etmek istiyorsanız, kamera ve mikrofonunuzun kesinlikle olması gerekmektedir. Eğer kameranız ve mikrofonunuz var ise bunların ayarlanması için adobe flash Player tarafından onay istenecektir.
İzin ver'i seçtiğinizde tüm kamera ve mikrofon ayarlarınız onaylanacaktır ve görüntülü ve sesli chat yapmaya başlıyabilirsiniz.
Eğer kişi ilginizi çekmezse o zaman klavyenizdeki “Esc” butonuna veya ekranınızın sol alt tarafta bulunan “New” butonuna tıklamanız yeterli olacak.
Omegle de sohbet ederken karşınızdaki Stranger: ( Yabancı ) Sizin ise You: ( Sen ) şeklinde görünüp sohbet edilir.

Sohbet'e başlayın



Kaynak: http://omegle.nedir.com/#ixzz3Ogi2wTUv

Edebiyat nedir?

Edebiyat nedir?

Düşünce, duygu ve hayallerin sözlü veya yazılı olarak güzel ve tesirli biçimde anlatılması sanatıedebiyat
edebiyatEdebiyat düşünce ve duyguları güzel ve etkili bir biçimde anlatma sanatı olarak tanımlanabilirse de her anlatı her metin edebiyat tanımı içerisine sokulmaz. Amacı okuyucuya estetik bir lezzet sunmak değil de onu bir konuda aydınlatacak teknik bilgileri içeren yapıtlar (bilimsel makale veyakitaplar, gazete haberleri gibi) edebiyat tanımı dışında değerlendirilirler.
Ayrıca bazı müellifler bilimsel yapıt ve haberlerin edebi değer taşıtabilecek nitelikte olabileceği gibi sanatsal kaygı taşımayan şiirlere de rastlanabileceğini belirterek bu tanıma karşı çıkmışlardır. Ayrıca edebiyat sadece yazılı metinleri kapsamaz, edebiyat eserleri (destanlar vb.) her zaman yazılı olarak ifade edilmeyebilir.

Sözlükte "edebiyat" ne demek?

1. Yazın, literatür; içten olmayan, gereksiz, boş sözler.
2. Bir bilim kolunun türlü konuları üzerine yazılmış yazı ve yapıtlarının tümü, literatür.
3. Yazınsal yapıtlara ilişkin bilgilerin öğretildiği ders.

Cümle içinde kullanımı

Edebiyat hocası iken talebeme bu nesir sanatından bir defa bahsetmiştim.
- F. R. Atay

Edebiyat kelimesinin ingilizcesi

n. literature, belles lettres, polite letters, letters
Köken: Arapça


Kaynak: http://edebiyat.nedir.com/#ixzz3OghnuHz3

Asgari ne demek?

Sözlükte "asgari" ne demek?

1. En az, en aşağı, en azından, en düşük.
2. Minimumasgari

Asgari kelimesinin ingilizcesi

adj. minimum, minimal, least

Asgari ne demek? (Ticari terimler kategorisi)

(Minimum, lowest) Arapça’dan dilimize geçme, en az, en aşağı, en düşük anlamlarına gelen bir kelime.


Kaynak: http://asgari.nedir.com/#ixzz3Oghg9qQQ

Baret nedir?

Sözlükte "baret" ne demek?

1. Genellikle maden ocağı, fabrika gibi yerlerde kullanılan koruyucu başlıkbaret

Baret kelimesinin ingilizcesi

[baret (de) ] n. beret, type of small round hat (Military)
Köken: İtalyanca


Kaynak: http://baret.nedir.com/#ixzz3OghRc41T

Astar ne demek?

Sözlükte "astar" ne demek?

1. Giysi, perde, çanta, ayakkabı gibi şeylerde, kumaşın ya da derinin iç tarafına geçirilen ince kat.
2. Sıva ya da boyadan önce vurulan kat.
3. Gemicilikte bir şeyi sağlamlaştırmak için kullanılan bez, halat, ağaç vbastar

Astar kelimesinin ingilizcesi

[A* search algorithm] n. lining, undercoat, foundation, coating on an inside surface
Köken: Farsça


Kaynak: http://astar.nedir.com/#ixzz3OghJsYL8

Aşevi ne demek?

Sözlükte "aşevi" ne demek?

1. Parayla yemek yenen yer, aşçı, lokanta, restoran; kimi tekkelerde yemek pişirilen bölüm.
2. Yoksullara parasız yemek yedirilen ya da dağıtılan yer, aşocağı, aşhane.
3. düğün ve benzeri toplantılarda, verilecek yemekleri hazırlamak için geçici olarak mutfak gibi kullanılan yeraşevi

Aşevi kelimesinin ingilizcesi

n. soup kitchen, eating house


Kaynak: http://asevi.nedir.com/#ixzz3OghCQ5b9

İnovasyon nedir?

İnovasyon nedir?

İnovasyonun tanımı konusunda uluslararası düzeyde kabul gören kaynakların başında OECD ile Eurostat’ın birlikte yayınladığı Oslo Kılavuzu gelir. Kılavuzun halen yürürlükte olan 2005 sürümünde inovasyon aşağıda şekilde tanımlanır:
“İnovasyon, yeni veya önemli ölçüde değiştirilmiş ürün (mal ya da hizmet), veya sürecin; yeni bir pazarlama yönteminin; ya da iş uygulamalarında, işyeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır.”

İnovasyon Süreci

İnovasyon; yeni fikirleri (ürün, metot veya hizmet gibi) değer yaratan çıktılara dönüştürme sürecidir. Bu süreç iki temel basamaktan oluşur. İnovasyon sürecini başlatması bakımından önem arz eden ilk basamak; yeni ve yaratıcı fikirlerin ortaya çıkmasıdır. Emek ve yatırım gerektiren ikinci basamak ise ortaya çıkartılan yeni ve yaratıcı fikirlerin ticarileştirilmesi, başka bir deyişle katma değer yaratan ürün, metod veya hizmetlere dönüştürülmesidirinovasyon

İnovasyon Türleri

1- “Ürün inovasyonu, yeni veya özellikleri ya da kullanım amaçları açısından önemli ölçüde geliştirilmiş/iyileştirilmiş bir mal veya hizmetin pazara sunulmasıdır. Bu, teknik özelliklerde, parçalarda ve malzemelerde, yerleşik yazılımda, kullanım kolaylığında veya diğer işlevsel özelliklerde önemli iyileştirmeleri/geliştirmeleri içerir.”
2- “Süreç inovasyonu, yeni veya önemli ölçüde geliştirilmiş/iyileştirilmiş üretim ya da dağıtım yöntemininin uygulanmasıdır. Bu, tekniklerde, ekipmanda ve/veya yazılımda önemli değişiklikleri içerir.”
3- “Pazarlama inovasyonu, ürün tasarımında veya paketinde, ürün yerleştirmede, ürün promosyonunda ya da fiyatlandırmasında önemli değişiklikler içeren yeni bir sick pazarlama yönteminin uygulanmasıdır.”
4- “Organizasyonel inovasyon, firmanın iş uygulamalarında, işyeri organizasyonunda veya dış ilişkilerinde yeni bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır.”

İnovasyon sistemi

İnovasyon, bir ülke için sürdürülebilir büyüme, toplumsal gönenç ve artan iş olanakları anlamına geldiğinden, inovasyon için gereken ortamın oluşturulması devletler için birinci öncelik olarak kabul edilir. Bu da başarıyla çalışan bir sistemin kurulmasını ve etkin politikaların tasarlanıp uygulanmasını gerektirir. İnovasyonda sistem yaklaşımı, hem bilginin üretilmesi hem de yayılarak uygulanması süreçlerini kapsadığından politikanın odağı, kurumlar arasındaki etkileşime dayanır. ‘Ulusal inovasyon sistemi’ bu kurumlar bütününü ve aralarındaki bilgi, finansman ve regülasyon akışını tanımlayan dinamik bir sistemi ifade eder.
inovasyon

İnovasyon yönetişimi

Firmaların inovasyon yeteneklerini ve başarımlarını belirleyen politikaların etkinliği, bu politikaların yönetişimiyle doğrudan ilişkilidir. Yönetişim, diğer tüm politika alanlarında olduğu gibi, inovasyon politikasında da, tasarlama ve uygulamada şeffaflık ve açıklığı; ilgili tüm aktörlerin katılımlarını ve sorumluluk üstlenmelerini ifade eder.


Kaynak: http://inovasyon.nedir.com/#ixzz3OggtToup

Epilepsi nedir?

Sözlükte "epilepsi" ne demek?

Sara hastalığı. (Bkz. Sara)
Genellikle şuur kaybı ile birlikte olan ve nöbetlerle giden bir sinir sistemi hastalığı. Bir sara nöbeti beyin foksiyonunda kısa süreli bir bozukluk olarak tariflenebilir. Bir grup beyin hücresi ani olarak elektrik deşarjı göstermekte ve nöbet ortaya çıkmaktadır. Nöbeti başlatan asıl sebebin sinir hücreleri arası akım geçişiyle vazifeli maddelerarası dengesizlik olduğu sanılmaktadır.

Teşhis

Kesin teşhis, nöbetin görülmesiyle konur. Ancak bu pek mümkün olmaz. Nöbetin tarifi yardımcı olabilir. Beyin elektrosu (elektro ensefalografi) teşhis koydurursa da bazen nöbetler arasında normal olabilir.
Teşhisten sonra sebebin ne olduğu önemlidir. Genç erişkinlerde aniden başlayanları genellikle beyin tümörüne bağlıdır. Yaşlılarda ise beyin damarları hastalığıyla alakalıdır. Ayırım için kafa filmleri ve bilgisayarlı tomografi gibi tetkikler yapılır.

Tedavi

Sosyal, psikolojik tedavi ve ilaçlarla yapılır. Çocuksa okula devam etmelidir. Erişkinler ağır işlerde çalışmaktan kaçınmalıdır. Adli açıdan hastalar araç kullanamaz. Nöbeti teşvik eden faktörlere (mesela bir kısmında televizyon seyretmek, bir kısmında ruhi sıkıntılar tetikleyebilir) dikkat etmelidir. Nöbet sırasında hasta yaralanmaktan korunmalı ve genel olarak ateşli, keskin, sivri ve sert cisimlerden uzak tutulmalıdır.

Epilepsi kelimesinin ingilizcesi

n. epilepsy, falling sickness


Kaynak: http://epilepsi.nedir.com/#ixzz3OggdzWCk

Enflasyon nedir?

Enflasyon nedir?

Cari fiyat seviyesinde toplam talebin toplam arzı aşması. Latince şişme anlamına gelen inflare kelimesinden türemiştir. Enflasyon ilk defa 1835 yılında ABD’li bir devlet adamının vermiş olduğu bir konferansta kullanılmıştırenflasyon
Enflasyonu; "ölçülen iki devre arasında reel milli gelir artışından daha fazla para arzı, artışı olması" şeklinde de tarif etmek mümkündür. Buna mukabil enflasyonu toplam arz’daki bağımsız değişmeler ile açıklayan görüşler de vardır. Ne var ki, toplam talep hesaba katılmadıkça, nihai olarak, enflasyonu açıklamanın imkanı yoktur. Toplam talepteki değişmelerin para arzındaki artışlardan bağımsız olarak meydana gelebileceğini de belirtmek gerekir. Mesela para arzında hiçbir değişiklik olmamak kaydı ile sadece gelir dağılımının mevcut kompozisyonu değişirse toplam talepte de buna bağlı olarak bir dizi değişiklik olacağı muhakkaktır.
Enflasyonun sebeplerini ekonominin arz yönünde arayan çeşitli açıklamaları, aralarındaki ayrıntı sayılabilecek farklılıklar bir yana, faktör ve mal piyasalarındaki serbest rekabetten uzak ilişkilere indirgemek mümkündür. Ancak bu tür bağımsız maliyet artışlarına bağlı fiyat yükselişleri, talebi besleyen unsurlarla desteklenmedikçe (mesela, para arzı artışı doğacak), iktisadi durgunluğa paralel olarak eninde sonunda yavaşlamak, durmak zorundadır. Bu düşünce bazı iktisatçıları, arz (maliyet) enflasyonu diye birşey olmayacağını, nihai tahlilde her enflasyonun talep enflasyonundan ibaret sayılması gerektiğini söylemeye götürmüştür.
Enflasyon ile "fiyat artışları" her zaman eş anlamlı olmayabilirler. Her enflasyon beraberinde fiyat artışı getirir. Ancak belli bir devrede fiyat artışları olması mutlaka enflasyon var demek değildir. Enflasyon bir vetire (süreç), fiyat artışı ise bir sonuçtur. Bazı iktisatçılar tarafından, bazı fiyat artışları ile mücadelenin enflasyon ile mücadeleden farklı olduğu veya olması gerektiği savunulmuştur.
Bunlara göre fiyat artışlarındaki enflasyon dışı sebepler şunlardır:
1.Reel milli gelirin düşmesi.
2. Ticaret hadlerinin ülke aleyhinde bozulması. Yani ihraç mallarının fiyatlarının ithal mallarının fiyatlarının nisbi olarak gerisinde kalması.
3. Ekonomisi tarıma dayalı ülkelerde iklim şartlarının elverişsiz gitmesiyle üretimin düşmesi. Kuraklık, sel vs.
4.Sanayi kesiminde uzun süren ve yaygın grevler olması.
5.Harp, iç harp ve büyük karışıklıklar gibi sebeplerle üretim sisteminden, buralara kaynak transferi olması.
6. Dış ticaret dengesinin bozulması sebebiyle sanayi hizmetleri ve tarım kesimlerinde girdi noksanlarının ortaya çıkması.
7.Nüfus artışı ve iç göçler dolayısıyla köy-kent nüfus dağılımının değişmesi.
Fiyat artışlarında enflasyon dışı sebepler olarak sayılan ve çoğaltılabilecek olan bu faktörler ile enflasyon arasında karşılıklı bir etki-tepki (etkileşim) ilişkisinin olduğu da şüphesizdir.
Enflasyon ile karıştırılmaya müsait kavramlardan birisi de pahalılıktır. ekonomi lügatında pahalılık diye bir kavram yoktur. Geçim maliyeti vardır. Fiyat endeksleri vardır, fakat pahalılık endeksi yoktur. Pahalılık izafi bir kavramdır ve şahsın geliri ile fiyatlar arasındaki ilişkiyi verir. Sözgelişi fiyatlar % 20 artarken şahsın geliri % 50 artıyor ise, o şahıs için hayat pahalılaşmamış ucuzlamıştır. Ancak fiyatların % 50 arttığı bir ortamda şahsın geliri % 20 artmış ise, o şahıs için hayat pahalılaşmıştır. Bir başka deyişle sadece fiyatların artması pahalılık manasına gelmediği gibi, fiyatların düşmüş olması da ucuzluk manasına gelmez.
Enflasyonun, gelir dağılımını bozmak, ödemeler bilançosunu etkilemek, toplam yatırım-tasarruf hacmiyle bunların iç dağılımını değiştirmek gibi çeşitli iktisadi etkileri yanında kamu maliyesi açısından en göze batan özelliği dolaylı vergilerle taşıdığı benzerliktir. Enflasyon vergisi kavramını bu benzerlik doğurmuştur.
Enflasyon da, tıpkı vergi gibi, bazı kişilerin elinden bir kısım satın alma gücünün alınıp devlete aktarılması imkanınını vermektedir. Yine tıpkı dolaylı vergiler gibi enflasyon da vergiyi yüklenenlerce az hissedilir bir karakter taşır. Özellikle bu sonuncu husus, bazı vergilerin toplumda ciddi bir tepki uyandıracağından çekindiklerinden siyasi karar organlarının, niçin bunlar yerine enflasyoncu finansman tercihini kolaylıkla yapabildiklerini açıklayan önemli bir unsurdur. Bütün bu benzerliklere rağmen enflasyonu vergiden ayıran çok önemli bazı özellikler vardır:
1.Herşeyden önce enflasyon diğer vergilerden farklı olarak, yasama organının tasdikiyle yürürlüğe girmez.
2. Enflasyonu vergiden ayıran ikinci temel özellik, elde edilen gelirin sadece devlete gitmemesi, özel kesim ile devlet arasında bölüşümde elde edilecek pay, çeşitli unsurlara bağlı olarak değişecektir.

Enflasyonu açıklayan diğer görüşler

Enflasyonlar, genellikle talep şişkinliğinden ve maliyet masraflarının kabarmasından ileri gelebilir.
1. En çok rastlanan enflasyon tipi, talep şişkinliğidir. Harcamalar ve ihracat toplamının üretim ve ithalat tutarını aşması, talep enflasyonu belirtisidir.
2. Maliyet enflasyonları başlıca altı sebebe ilişkin olabilir:
a) Dış ticaretin kısıtlanmış bir rejime bağlı bulunması ve gümrük vergilerinin aşırı derecede yüksek olması,
b) Gider-istihlak-istihsal vergilerinin ağırlığı,
c) Mali tekeller ve eksik rekabet şartları,
d) faiz haddinin yüksekliği,
e) Toplu sözleşmelerle ücretlere yapılan zamlar,
f) Devalüasyon.
Enflasyonları, hızlarına göre de sınıflandırmak mümkündür:
1. Aşırı enflasyon, daima parasal karakterli olan bir talep şişkinliğidir. Emisyonun hızla kabarması, paradan kaçış ve tüketim humması, aşırı enflasyonun özellikleridir.
2. kronik enflasyon, yahut müzmin enflasyon, parasal karakterli olabilir veya olmayabilir. Bu tip enflasyonların özelliği, hızının mutedil fakat süresinin uzun olmasıdır.
3. Belirsiz enflasyon veya sürünen enflasyon durumunun özelliği, fiyat yükselişlerinin yavaş bir tempo izlemesidir.
Belirsiz enflasyonda, para kıymetinin bir yıldan diğerine kaydettiği düşüklüğü çok defa faiz haddi telafi edilebilir.
Enflasyonlar, iktisadi faaliyetin akışını başlıca üç yönden etkiler:
1. Gelirlerin dağılışı haksız bir değişikliğe uğrar. Halktan bir kısmının geliri, enflasyon hızından fazla ve bir kısmının geliri enflasyon hızından yavaş artar. Zengini daha varlıklı ve fakiri daha yoksul yapan bir durum hasıl olur. Satın alma gücündeki haksız değişiklikler, sosyal huzursuzluklara yol açar.
Spekülasyon kazançlarının alın teri kazancından çok daha verimli gözükmesi, aydınların psikolojisi üzerinde olumsuz etki yapar.
2. Enflasyonun prodüktivite ve kalite üzerinde zararlı tesirleri vardır. İş bulma kolaylığı ve kazançların rahatlığı, işçileri ve satıcıları kayıtsız ve müstağni davranışlara sevk eder. Kolay kazanan ve pervasız harcayan bir zümrenin türemesi, her türlü malı piyasaya sürmek fırsatını temin eder.
3. Enflasyon, dış ödemeler dengesini de sarsar. Sermayeler para kıymetinin emin ve para kirasının yüksek olduğu bölgelere açık veya gizli yollardan göç eder. Enflasyon hızı diğer ülkelerden fazla ise, ihracatın tıkandığı ve ithal mallarına rağbetin arttığı görülür. Turizm gelirinin gelişme temposu yavaşlar ve vatandaların dış seyahatlerdeki harcamaları çoğalır. 4. Enflasyon devrelerinde, sosyal gerginlikler şiddetlenir.

Enflasyonun sosyal etkileri

Enflasyon, servet ve gelir dağılımını değiştirici bir olaydır. Enflasyonda, haklı sebep olmaksızın refah ve varlık, bir sosyal tabakadan diğerine geçmektedir. Enflasyonun refahtan insanların aldıkları payı değiştirmesi, sosyal bünyede tepkilere yol açmaktadır.
Enflasyon hızı, servet ve gelirlerin kayma yönü üzerinde etkili olmaktadır. Aşırı ve hızlı enflasyonlarda zekalarını ve pratik bilgilerini borsa taklitlerindeki ustalıklarıyla birleştirebilen spekülatörler, hayret uyandırabilecek büyüklükte menfaatler elde etmektedirler. Creeping (sürünen) enflasyonlar, sınai
müteşebbisleri meydana getirmektedir. Emisyonun hissedilir artışlar gösterdiği kronik enflasyonlarda, ticari aracılar ve müstehlike (tüketiciye) doğrudan doğruya mal ve hizmet arzedenler, avantajlı bir ortamdan faydalanmaktadırlar.
Faiz hasılatıyle ve diğer basit karakterli gelirle yaşayanlar enflasyonların dilsiz kurbanlarıdır. Enflasyon şuurunun uyanmadığı ortamlarda, ücretler fiyatlara gecikerek intibak etmektedir. Sendikaların kuvveti ve bunaltıcı baskı yaptıkları devrelerde ise, ücretler fiyatların önüne geçmekte ve enflasyonist baskıya öncülük etmektedir.
Enflasyon temposunun hızlandırılması, spekülatif kazançları hızlandırdığı için sahne sanatkarlarına ve eğlence sanayiine kazançlı olmaktadır. Enflasyon nakdi sermayeyi tahrib etmektedir. Ancak bankalar, mevduat hacminin şişmesi dolayısıyla, nominal değer eksilişlerini fazlasıyla telafi edebilmektedir. Enflasyon devrelerinde, milli karakter temellerinden sarsılmaktadır. Manevi ve ahlaki değerler küçümsenmektedir. kumar iptilası yayılmaktadır. Keyif verici maddeler tüketimi artmaktadır. gıda şartları bozulmakta ve genel sağlık durumu sarsılmaktadır. Yolsuzluklar çoğalmaktadır. Memurların rüşvet aldıklarına dair söylentiler fazlalaşmaktadır. Polis vak’aları, trafik kazaları ve boşanmalar yoğunlaşmaktadır.
Uzun süreli kronik enflasyonlar, öğretmenlerin sosyal statülerini ve geçim şartlarını geriletmektedir.
Böylece yeni neslin kültür seviyesi düşmekte ve gençler dejenere akımlara kolaylıkla sürüklenmektedir. Dejenere çocukların oranı, enflasyondan iktisaden yararlanmış ailelerde daha yüksek olmaktadır.
Einaudi ve Spitzmüller gibi iktisatçılar enflasyonun topluma bozgunla sonuçlanmış bir savaştan daha pahalıya mal olduğunu söylemişlerdir.

Aşırı enflasyon (Hyperinflation):

Bu durumda para değeri baş döndürücü hızla düşer. 1920 Almanya, 1921 Avusturya, 1921 Rusya, 1922 Macaristan, 1922 Polonya, 1943 Yunanistan, 1945 Macaristan enflasyonları bu husustaki en aşırı örnekleri teşkil eder. Daha yakın yıllarda çeşitli ülkelerde, özellikle Güney Amerika’da rastlanan enflasyonlar, bu örneklerin boyutlarına ulaşmasalar dahi, enflasyonu ılımlı ölçüde tutabilmenin ne kadar güç olduğunu ve fiyat artışları vetiresinin nasıl kolayca dejenere olacağını göstermek bakımından ibret vericidir.
Büyük Alman enflasyonunda para değerinin düşme hızına tanınmış istatistikçi Ernst Wegemann şu örneği vermiştir:
"Bir milyon markı olan bir şahıs, 1920’de fabrika alabilirdi. 1921’de aynı para bir köşk almaya yetiyordu. Bir milyon, 1922’de bir otomobil fiyatı idi. 1923’ün ilk yarısında bir milyona ancak bir kat elbise diktirebilirdi. 1923’ün ikinci yarısında ise, bir milyon mark sadece bir tomar basılı kağıt olmaktan başka bir değer taşımıyordu."
Aşırı enflasyonlar, daima parasal karakterlidir. Para kıymetinin düşmesi banknot ve kredi hacmindeki kontrolsuz ve sınırsız şişmeden ileri gelir. Bu tip enflasyonlar, para değerinin kısa sürede sıfıra yaklaşmasıyla veya inmesiyle sonuçlanabilir.
Para aşırı enflasyonlarda, kıymet ölçüsü ve tasarruf aleti olmak niteliğini kaybeder, banknotların mübadele aracı olarak gördükleri hizmet de, ciddi suratte aksar. Alış veriş, trampa usulü ile yapılmaya başlar. Mukavelelerde altın kayda konulması, yaygın tatbikat halini alır. Çeşitli kurumlar yardımcı paralar çıkartmaya koyulurlar. Büyük Alman enflasyonunda çıkartılan yardımcı paraların sayısı iki bini aşmıştır.
Aşırı enflasyonlarda, para önünden kaçış denilen olayla kaşılaşılır. Reel kıymetlere talep hücum derecesini bulur. Fiyat endeksleri, astronomik rakamlara erişir. Nakdi tasarrufun değeri sıfıra inmeye yüz tutar. Marjinal tüketim eğilimi azami derecesine yaklaşır ve erişir. İhracat tıkanır. Servet ve gelirlerin bölünüşü değişir. Süratli servet yapan ve enflasyon zenginleri denilen bir tabaka belirir. Gelirlerin büyük kısmı, sayılı ellerde toplanır.
Müşahedeler, aşırı enflasyonlarda siyasi ve sosyal huzursuzlukların arttığını ve ortalıkta bir spekülasyon hummasının hüküm sürdüğünü ortaya koymaktadır. Aşırı enflasyonun sosyal bünyede yaptığı tahribat büyüktür. Ahlak seviyesi sarsılır. aile bağları gevşer. Boşanma ve suç istatistikleri yükselir. Sosyal değer yargıları an’anevi ölçülerden ayrılır. Siyasi huzursuzluklar şiddetlenir. Aşırı cereyanlar kuvvet kazanır.
Büyük Alman enflasyonunu inceleyerek iktisat ilmine önemli katkılarda bulunan ilim adamları arasında bilhassa Constantino, Bresciani, Turroni ve Albert Aftalion zikredilebilir.

Alman enflasyonu:

1919-1923 arasında Almanya’da para değerinin şiddetli iktisadi ve sosyal sarsıntılar doğurarak aklın almayacağı surette düşmesi olayıdır.
Almanya Birinci Dünya Savaşı masraflarının bir kısmını, çıkardığı hazine bonolarına karşılık Reichsbank’tan aldığı kredilerle finanse etmişti. Bu finansman usulü 1914-18 arasında tedavüldeki banknot miktarının ve fiyatların artmasına yol açmıştı.
Harpten sonra Almanya’nın ödemeye mecbur kaldığı muazzam harp tazminatı ve yenilgiyle ilgili diğer çeşitli masraflar yine kısmen Reichsbank’a başvurulmak suretiyle karşılanmıştı. Dolayısıyla tedavüldeki kağıt paranın ve fiyatların artışı hızlanarak devam etmişti. Bir müddet sonra da, bu hareket kendiliğinden şiddetlenmeye başlamıştı. Gerçekten bir yandan vergihasılatı, fiyat yükselişleri, dolayısıyla kabaran devlet masraflarının gittikçe gerisinde kalmış ve bundan tedavülü yeniden genişletmek lüzumu doğmuştu. Öte yandan fiyatların günden güne (hatta sonraları saatten saate) yükselmesi karşısında mark’a güvenini tamamıyla kaybeden halk, elindeki parayı derhal mala çevirmeğe bakmış ve böylece paranın tedavül sürati durmadan artmıştır. Ruhr havzasının 1923 başında Fransız ordusu tarafından işgalinden sonra hareket başdöndürücü bir hız kazanmıştı. Harpten evvel 4.2 mark olan dolar, 30 Kasım 1923’de 4.2 trilyona çıkmıştı.
Enflasyon, başlangıçta üretimin artmasına engel olmamıştı. Fakat hızlandırıcı, mütedavil sermayeleri eritmek, gelecek için herhangi bir hesap yapma imkanını ortadan kaldırmak ve kredi mal teminini güçleştirmek suretiyle istihsali aksatmıştı. Üretim endeksi (1913= 100) 1921’de 77, 1922’de 86’ya çıkmışken, 1923’te 54’te düşmüştür. Ayrıca bütün borçluların (bu arada en büyük borçlu olan devletin) borçları fiilen silinmişti. Buna karşılık alacakların, marka yatırılmış olan paraların, bütün tasarrufların değeri sıfıra inmişti. Bu sonuncu olay da orta sınıfları kökünden sarsmıştı. Tasarruf eğilimini zayıflatmak, israf ve spekülasyon eğilimlerini kuvvetlendirmek suretiyle Alman enflasyonunun pek kötü ahlaki etkileri de olmuştur.
1923 sonunda Rentenbank adlı bir banka kurulmuş ve buna, bütün Alman taşınmaz malları üzerinde tesis edilecek ipotek, ticari ve sınai müesseselerin altınla ödenecek tahvilatı karşılığında, Rentenmark adlı değeri 1 trilyon kağıt mark olarak tespit edilen yeni bir para çıkarmak yetkisi verilmiştir. Reichsbank’ın hükümete ve iş alemine vereceği krediler sıkı bir surette sınırlandırıldığından, Rentenmark tedricen halkın güvenini kazanmış ve para yeniden istikrara kavuşmuştur. Bir müdet sonra Rentenbank tedavülden kaldırılmıştır. Banknot ihraç hakkı çeşitli kayıtlar altında, tekrar Reichsbank’a verilmiştir. Rentenmark’ın yerini yine Reichsmark almıştır.
Alman enflasyonunun nasıl bu derece şumullenebildiği çok münakaşa edilen bir meseledir. Alman hükümetinin, borçlarından kurtulmak ve harp tazminatını ödeyemeyeceğini ortaya koymak amacıyla, enflasyonu bilerek frenlemediğini iddia edenler vardır.

Sözlükte "enflasyon" ne demek?

1. Dolanımdaki para miktarıyla, malların ve satın alınabilir hizmetlerin toplamı arasındaki açığın büyümesinden ortaya çıkan ve fiyatların toptan yükselişi, para değerinin düşmesi biçiminde kendini gösteren ekonomik parasal süreç, paraşişkinliği.
2. Pahalılık, hayat pahalılığı.
3. Gereğinden fazla artış, şişkinlik.

Cümle içinde kullanımı

Esnaf, enflasyonun acısını fiyatları insafsızca artırarak çıkarıyor.
- H. Taner

Enflasyon kelimesinin ingilizcesi

adj. inflationary
n. inflation
Köken: Fransızca

Enflasyon ne demek? (Ticari terimler kategorisi)

(Inflation) Önemli bir ekonomik istikrarsızlık şekli. Fiyatlar genel düzeyinin sürekli biçimde ve önemli oranlarda artması ve dolayısıyla paranın satmalma gücünü yitirmesi şeklinde tanımlanabilir. Enflasyon, nedenlerine göre genellikle maliyet enflasyonu ve talep enflasyonu diye ikiye ayrılır. Birinci yaklaşım enflasyonu üretim maliyetlerindeki yükselmelerle açıklamaya çalışır. Örneğin bir ham madde fiyatındaki artış maliyetleri, maliyetlerdeki artış da fiyatları yükseltir. Diğer yandan fiyatlardaki yükselme işçilerin reel gelirini düşürerek ücretlerin artırılmasına yol açar, yüksek ücretler de yeniden maliyetleri ve fiyatları yukarı doğru iter. Böylece bu yaklaşıma göre, maliyet faktörlerinden birisinin fiyatındaki yükselme bir ücret - fiyat çekişmesine, dolayısıyla da enflasyona yol açar. i kinci yaklaşımda ise ekonominin tam çalışma düzeyinde veya ona yakın bir durumda bulunduğu sırada toplam talebin mal ve hizmet arzını aşacak biçimde genişlemesi üzerinde durulur. Ekonomide atıl kapasite bulunduğu bir durumda (Bkz. Eksik İstihdam) toplam harcamalar artırılırsa reel üretim artar ve ekonomi tam çalışma düzeyine doğru gelişir. Ancak tam çalışma düzeyinden sonraki talep genişlemesi reel üretimi değil milli gelirin parasal ifadesini yani fiyatlar genel düzeyini artırır. Bu açıklamalar Keynes’in Milli Gelir Modeline dayanmaktadır. Bununla birlikte, az gelişmiş ülkelerdeki, üretim artışını engelleyen çeşitli darboğazlar dolayısıyla (döviz yetersizlikleri, teknik eleman yoklukları, sermaye kıtlığı, v.s. gibi) ekonomi, eksik istihdam içinde bulunduğu sırada da talep artışları reel üretimi değil, fiyatlar genel seviyesini artırabilir. Birçok ülkede talep artışı doğuran nedenler arasında, geniş kamu harcamalarına girişilmesi ve vergi gelirlerinin sınırlı olması dolayısıyla bu harcamaların merkez bankasının karşılıksız para basması (Bkz. Emisyon) veya iç borçlanma ile finanse edilmesi önemli bir yer tutar. Ülkemizde de bütçe Açıklan enflasyonun başlıca nedenlerinden birini oluşturmaktadır. Enflasyon ekonomik bakımdan olduğu kadar sosyal ve siyasal etkileri bakımından da arzulanmayan bir olaydır. Paranın reel değerini düşürerek tasarrufları caydırır, harcamaları özendirir ve paradan kaçış olayına neden olur. Verimli yatırımların yapılmasını da engeller. Üretim çeşitli darboğazlarla karşı karşıya olduğu için iş adamları, verimli alanlara değil, gayrimenkul, altın, döviz gibi alanlara yatırımı daha karlı ve kolay bulurlar. Enflasyonun doğurduğu yüksek talep ithalatı artırırken ihracatı caydırır, dolayısıyla dış açıkları büyültücü etki yapar. Enflasyon gelir dağılımındaki dengesizlikleri büsbütün artırır. Belirli sınıflar, sattıkları veya ürettikleri malların fiyatlarında sürekli ayarlamalar yaparak enflasyonun olumsuz etkilerinden korunmaya veya bundan yarar sağlamaya çalışırlar. Oysa maaşlılar, ücretliler, emekli, dul ve yetim aylığı alanlar gibi sabit gelirliler, maaşlarında her zaman ayarlama yapmak olanağına sahip olmadıkları için, enflasyondan büyük reel gelir kayıplarına uğrarlar. Enflasyonu önlemek için toplam talebi kısmaya yönelik daraltıcı para politikası ve maliye politikası yanında üretimi artırmaya, maliyetlerdeki artışları önlemeye yönelik politikalar izlemek gerekir. Bu arada döviz arzının bollaşması, ithal malı ara malları, ham madde ve zaruri gıda maddeleri arzını artırarak iç fiyat artışlarını engelleyici etkide bulunur. Bu konuda devletin, giderlerini emisyon yoluyla değil, vergi gelirlerini artırarak karşılamaya çalışması ve açık bütçeden kaçınılması da büyük önem taşır. Kuşkusuz burada söz konusu olan şiddetli fiyat artışlarıdır. Yoksa her ekonominin kendi koşullarına göre değişebilen makul düzeylerdeki enflasyon oranlarının ekonomiyi canlandırıcı etkilerde bulunacağı genellikle kabul edilmektedir (Bkz. Keynes Ekonomisi, Enflasyonist Açık, Stagflasyon).


Kaynak: http://enflasyon.nedir.com/#ixzz3OggJeIHP

Instagram nedir?

Instagram ilk olarak Iphone için yapılmış ücretsiz bir fotoğraf paylaşma ve fotoğraf düzenleme uygulamasıdır. Artık android platform'lu cihazlarda da bu uygulama kullanılabilmektedir. Ünlülerin kendi günlük yaşam fotoğraflarını bu yazılım üzerinden paylaşması ile instagramı takip edenlerin sayısında patlama meydana geldi. Instagram'ı, Kevin Systrom ve Mike Krieger adlı iki girişimci kurmuştur. Telefonunuzla önce bir fotoğraf çekersiniz daha sonra Instagram uygulamasıyla dilerseniz fotoğrafınıza çeşitli efektler uygulayabilir dilerseniz hiçbir efekt uygulamadan istern Instagram sitesinde isterseniz de Twitter, Facebook, Foursquare, tumblr gibi sosyal mecralarda fotoğraflarınızı kolayca yayımlayabilirsiniz. Instagram uygulaması o kadar çok sevildi ki dünya üzerinde şuan 27 milyon kullanıcı tarafından kullanılmaktadır. Instagram uygulamasının android hemde ios'lu cihazlarda kullanılabilmesi uygulamanın kullanılırlığını artırmıştırinstagram
hem
Bu program ile fotoğrafı çekilen eski bir ayakkabı, ağaç, araba, kedi, gün batımı kısacası aklınıza gelebilecek her şey birkaç dakika içerisinde sanki profesyonel bir fotoğrafçının veya photoshop sanatçısının elinden çıkmış gibi ilgi çekici olabiliyor. iphone ile çekilen fotoğraflar öylesine şaşırtıcı sonuçlar veriyor ki ‘iPhoneography’ adıyla bir sanat akımı bile oluşmuş durumda.
Kullanıcıların Instagramla çekmiş efekt uygulamış yada uygulamamış fotoğraf örneklerine Dış bağlantılar başlığı altında ki "Instagram ile çekilen fotoğrafların yayımlandığı websitesi" linkine tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Peki Instagram uygulamasını nasıl kullancağım?

Instagram uygulamasını 8 adımda yüklemek ve kullanmak:
1- Önce Instagram’ı AppStore’dan iPhone veya ipod Touch cihazınıza indirin ve kurun.
2- Kayıt Ol (Sign Up) kısmından kendinize bir kullanıcı adı ve şifre oluşturun.
3- Paylaş (Share) bölümünden fotoğraf çekimi yapın veya cihazınıza yüklenmiş bir fotoğrafı seçin. Cihazınıza yüklenmiş bir fotoğraf seçerseniz boyutlarını yeniden düzenlemeniz gerekecektir. Çünkü instagramda bütün fotoğraflar kare şeklinde.
4- Fotoğrafınızı çektikten veya cihazdan seçtikten sonra istediğini efekti resme uygulayabilirsiniz. Bu efekt ile resmin bir kısmını bulanıklaştırmak ve minyatür özelliği vermek mümkün.
5- Ekranın altındaki mevcut filtrelerden birini seçin ve "Sonraki" (Next) tuşuna basın.
6- Fotoğrafınıza bir ad verin, çektiğiniz yerin coğrafi noktasını belirleyin.
7- İsterseniz fotoğrafınızı Twitter, Facebook, Flickr, Tumblr, Foursquare, Posterous veya Email aracılığıyla paylaşabilirsiniz.
8- Tamam (Done) tuşuna basarak işlemi sonlandırın. Artık fotoğrafınız Instagram’da ve paylaşmak istediğiniz sosyal medya ağlarında görülebilecektir.


Kaynak: http://instagram.nedir.com/#ixzz3OgfpWZtG